Türk Adının Tarihi

Tarihte Türk adının ilk kullanıldığı yerler ve anlamları.

Orhun Abideleri

Türk adının anlamını ve Türk tarihini iyi kavrayabilmek için Türk kelimesinin ilk olarak nerede ve ne şekilde kullanıldığını iyi bilmek gerekir.

Türk kelimesinin, cins isim olarak çok eski tarihlerde kullanıldığı görüşü her ne kadar yaygın olsa da, “resmi olarak tarihte ilk defa 552 yılında Göktürk Kağanlığı tarafından, siyasi bir ad olarak kullanılmıştır”[1].

Türk adı tarihi kayıtlarda ilk kez, Çin yıllığı Çou-şu‘da Göktürk birliğini anlatmak için 542 yılında ve Batı Wei İmparatoru T’ai-tsu tarafından Göktürk başbuğu Bumin Kağan’a elçi gönderilmesi münasebetiyle de 545 yılında görülmektedir.[2]

Türk adının Türkler tarafından yazılı olarak ilk kullanıldığı yer, M.S. 8. yüzyılda dikilmiş olan ve bugün Moğolistan (Orhun Vadisi)’da bulunan Orhun Yazıtları‘dır. Yazıtlarda geçen Türk (Türük) kelimesi devletin asli milletini yani bir kavmi tanımlamaktadır.[3]

Türk adını daha eski kaynaklarda arayan tarihçilerin bir kısmı da, bulunan toplulukların benzetme yoluyla Türk olduklarını varsaymışlardır. Örneğin; “J.V. Hammer, Heredotos’un eserinde geçen Targitalar ile Tevrat’da adı geçen Togharma‘nın”[5]; Thomaschek, yine “Heredotos’un eserinde geçen Tyrkae‘i”[6]; “J. Maquart ile V.de St. Martin eski Hint kaynaklarındaki Turukha / Türüşka (Turuşka) kelimesini”[7] ve “Asurlular’ın çivi yazılı kaynaklarındaki Turukkular‘ın”[8] Türk olduklarını ileri sürmüşlerdir. Ancak bütün bu teorilerin linguistik olarak yetersiz ya da yanlış kabul edildiği gibi adı geçen toplulukların Türkler ile sosyal ve ekonomik bir ortaklığı da bulunamamıştır.[9] Ayrıca Türk adı, Arap kaynaklarında Cahiliye dönemi şairi Nabigat’uz Zubyani‘nin Divan’ında, Bizans kaynaklarında tarihçi Agathias‘ın eserinde ve İslavca’da 12.asır Rus Kroniki‘nde geçmiştir.[10]


Notlar;
[1] İ. Kafesoğlu, Türk Milli Kültürü (İstanbul: Ötüken, 1997), s.44
[2] Liu Mau-Tsai, die Chinesischen Nachrichten zur Geschichte der Ost-Türken, I, (Wiesbaden, 1958), s.6, 28
[3] H. N. Orkun, Eski Türk Yazıtları (Ankara: TDK, 1994), s.22
[4] Bilig Bitig, “Türkçe Orhun Yazıtlarından olan Bilge Tonyukuk Yazıtlarınında ‘Türk’ kelimesi- Moğolistan (Göktürkçe Alfabe tablosu ile)”, 24 Eylül 2016 tarihinde erişildi. facebook.com/biligbitig
[5] J. V. Hammer, Büyük Osmanlı Tarihi, çev.: Mümin Çevik (İstanbul: Üçdal Neşriyat, 2010), s.33
[6] W. Tomaschek, Kritik der ältesten Nachrichten über den Skytischen (Wien: 1887)
[7] V. de St. Martin, Dictionnaire de Géographie, VI, 1899; J. Marquart, Eransˆahr, 1901, bkz., H. N. Orkun, Türkçülüğün Tarihi (İstanbul: 1944), s.10
[8] Bkz. H. Z. Koşay, Z. V. Togan Arm, s.35
[9] İ. Kafesoğlu, Türk Milli Kültürü (İstanbul: Ötüken, 1997), s.44
[10] İ. Kafesoğlu, Türk Milli Kültürü (İstanbul: Ötüken, 1997), s.45

Kaynakça;
KAFESOĞLU İbrahim, Türk Milli Kültürü, Ötüken, İstanbul 1997.
KAFESOĞLU İbrahim, Türkler Ansiklopedisi, C.1, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 2002.
ORKUN H. N., Eski Türk Yazıtları, TDK, Ankara 1994.
HAMMER J. V., Büyük Osmanlı Tarihi, çev.: Mümin Çevik, Üçdal Neşriyat, İstanbul 2010.

Yorum Yapın

Your email address will not be published.

Türk Tarihine Giriş Kategorisinde Olanlar

Türk Göçleri

Türkler bulundukları Orta Asya bölgesinden çeşitli nedenlerle göç etmişlerdir. Bu göçlerin M.Ö. XVI.yüzyılda başladığı ve M.Ö.

Türklerin Ana Yurdu

Türklerin Orta Asya‘da kurduğu büyük ve güçlü devletler her araştırmacının dikkatini çekmiştir. Türkler, Orta Asya’nın yanı sıra

Türklerin Karakteristik Özellikleri

Türkler, edepli, terbiyeli, akıllı ve azimlidir; hoşgörülüdür ve tedbir sahibidir. Türkler yurtlarını çok severler, yurdundan ayrı düştüğünde özler

Türklerin Millet Oluşu

Türk adı, günümüzde aynı dili konuşan, ortak bir tarihi olan ve böylece belirli özellikler kazanan insanların ortak