Tarihi metinlerde, Türk adının tarihi konusunda olduğu gibi Türk adının anlamı hususunda da çeşitli bilgilere rastlanmaktadır. Türkler ile komşuluk yapan milletler “Türk” sözüne ayrı anlamlar yüklemişlerdir.
Kısaca belirtmek gerekirse; Türk sözü, eskiden Türkçe’de “güç, kuvvet, kudret” anlamlarına gelirdi[1]. Göktürk Kağanlığı‘ndan sonra Türk (Türük) kelimesi, devletin asli milletini yani bir kavmi tanımlamak için kullanılmıştır[2].
Türk kelimesi; Çin kaynaklarında “miğfer“, Pers kaynaklarında “Turanlı“, Arap kaynaklarında “terk edilmiş“, Bizans kaynaklarında ise “kudretli Hun” anlamlarında kullanılmıştır.[3]
Kaşgarlı Mahmud, Türkçe’nin bilinen en eski sözlüğü olan “Dîvânü Lugati’t-Türk” adlı ünlü eserinin Türk maddesinde Türk adının anlamını; “Türk, Nuh’un oğlunun adıdır. Bu Tanrı’nın, Nuh’un oğlu Türk’ün oğullarına verdiği bir addır … Türk sözü Nuh’un oğlunun adı olduğundan bir tek kişiyi bildirir: Oğullarının adı olduğunda “beşer” kelimesi gibi çokluk ve yığını bildirir. Nitekim Rum kelimesi İshak oğlu Iysu’nun oğlu Rum’un adıdır; oğulları da bu adla anılmıştır. Türk kelimesi de böyledir.” diye açıklamıştır. Yine Türk kelimesini, o dönemde Tanrı’nın doğrudan kendi kavmine verdiği bir isim olduğunu belirterek “olgunluk, olgunluk çağı, kemal” şeklinde açıklamıştır.[4]
Bütün bu bilgilerin ışığında; Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, kendisine sorulan “Türk nedir” sorusuna yazılı olarak şu yanıtı vermiştir;
Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne yedi bin senelik, en aşağı, bir Türk beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgarları ile sallandı; beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurları ile yıkandı. O çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı; onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu; Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu; şimşek, yıldırım, güneş oldu; Türk oldu. Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.[5]
Notlar;
[1] H. N. Orkun, Türk Sözünün Aslı (Ankara: TDK, 2011), s.30
[2] İ. Kafesoğlu, Türk Milli Kültürü (İstanbul: Ötüken, 1997), s.44
[3] İbrahim Kafesoğlu, “Türk Ne Demektir?”, Türkler Ansiklopedisi, C.1, (Ankara: Yeni Türkiye, 2002), s.312 – 314
[4] Kâşgarlı Mahmûd, Divânü Lugâti’t-Türk (İstanbul: Kabalcı, 2005), s.606
[5] Türk Tarih Kurumu, “Türk nedir? (Atatürk’ün verdiği cevap)”, 25 Eylül 2016 tarihinde erişildi. www.ttk.gov.tr/index.php?Page=Sayfa&No=237
Kaynakça;
ORKUN Hüseyin Namık, Türk Sözünün Aslı, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara 2011.
KAFESOĞLU İbrahim, Türkler Ansiklopedisi, C.1, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 2002.
KAFESOĞLU İbrahim, Türk Milli Kültürü, Ötüken, İstanbul 1997.
MAHMUD Kâşgarlı, Divânü Lugâti’t-Türk, Kabalcı Yayınevi, İstanbul 2005.