Kunuri Muharebesi

Kunuri Muharebesi ve Kore Savaşı

1950 yılındaki Kore savaşında bir Türk tugayının büyük kahramanlıklar göstermiş olduğu Kunuri Muharebesi Türk tarihi ile Uzakdoğu tarihi açısından büyük bir önem taşımaktadır.

Tarihe Kore Savaşı olarak geçmiş olan muharebeler 1950 – 1953 yılları arasında gerçekleşmiştir. II. Dünya Savaşı, Kore’nin Güney ve Kuzey olarak ikiye ayrılması ile sonuçlanır. Böylece 38. paralel Güney ve Kuzey Kore arasında sınır teşkil eder. Dönemin süper güçleri olan ve birbiriyle Soğuk Savaş öncesi çekişmeye başlamış olan Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya doğal olarak iki farklı tarafı destekler. Buna göre Amerika Birleşik Devletleri Güney Kore’nin yanında yer alırken dönemin büyük devleti olan Rusya ile Çin, Kuzey Kore’ye destek verir. Bu şekilde Kuzey Kore ordusu Rusya ve Çin’den aldığı desteğin sonucunda 1950 yılının Haziran ayında Güney ve Kuzey Kore arasında sınır teşkil eden 38. paraleli geçip Güney Kore topraklarını istila etmeye başlar. Bunun üzerine Birleşmiş Milletler Güney Kore’ye yardımda bulunmak için ordu hazırlığına girişir. Böylece Güney Kore’ye destek veren Birleşmiş Milletler ve diğer tarafta Çin’in ve Rusya’nın desteklediği Kuzey Kore arasında savaş giderek büyür. Tam 3 yıl sürecek olan savaşta binlerce kişi hayatını kaybeder ki “Kunuri Muharebesi” de bu savaş aşamalarından birisidir ve oldukça önemlidir.

Kore Savaşı’nın akabinde Türkiye NATO’ya katılmak için başvuruda bulunmuştur. Dönemin güçlü devletlerinden İngiltere ve Norveç Türkiye’nin NATO’ya girmesini engellemek istediği anda patlak veren Kore Savaşı’na Türkiye de müdahil olarak Birleşmiş Milletler desteğini alıp NATO’ya üyelik sürecini hızlandırmayı amaçlar. Böylece tarihe Kunuri Muharebesi olarak geçecek olan savaşlarda aktif rol üstlenen bir tugay Kore’ye gönderilir.

Kuzey Yıldızı’nın Büyük Kahramanlıkları

1950 Kasım’ında Birleşmiş Milletler Kuvvetleri Kore’ye ulaşır ve savaşa aktif destek verir. Bu dönemde Amerika’ya bağlı 9. Kolordu’nun yedek kuvveti olarak Türk tugayı da Kunuri kentinin üç buçuk kilometre güneybatısında konuşlanır. Birleşmiş Milletler‘in oluşturmuş olduğu kuvvet 25 Kasım gecesine kadar saldırılarına devam eder. Aynı gece Çin ordusu da taarruza başlayınca işler iyice karışır. Çin ordusu cepheyi yararak Türk tugayının da bulunmuş olduğu Kunuri kentine doğru ilerlemeye başlar. Böylece Amerika’nın 9. Kolordu’da İhtiyat Taburu olarak görev yapmakta olan Türk tugayı savaşın en sıcak bölgesinde ortada kalır.

Büyük bir istihbarat savaşına da dönüşmüş olan Kore Savaşı’nda Tuğgeneral Tahsin Yazıcı muhteşem bir komutanlık örneği sergiler. Böylece almış olduğu istihbaratı iyi yorumlayarak Kolordu’nun vermiş olduğu emrin aksine 15 kilometre geriye giderek ve Wawon bölgesinde savunmaya geçer. Kunuri Muharebesi için bu hamle büyük bir önem taşır. Bunun neticesinde Türk tugayının oluşturmuş olduğu savunma hattı ile birlikte savaşın kaderi de değişir. Bu beklenmedik hamle ile birlikte Rus birlikleri çok zor durumda kalır.

Kunuri Muharebesi’nin Sonuçları

Türk tugayının çok aktif bir şekilde yer almış olduğu Kuzey Kore’de Kunuri Muhaberesi sırasında Türk birlikleri toplamda 741 şehit verirler. 2147 gazi ile birlikte savaşın kırılma anında hassas bir istihbarat raporu değerlendiren komutan Tuğgeneral Tahsin Yazıcı dünyanın da gündemine oturur.

Yorum Yapın

Your email address will not be published.

Nedir Kategorisinde Olanlar

Hocalı Katliamı

Hocalı kasabası, Azerbaycan‘ın Dağlık Karabağ bölgesinde yer alan, konumu sebebiyle önemli bir yerleşim merkezidir. 25-26 Şubat

Çerkes Ethem Ayaklanması

I. Dünya Savaşı‘ndan yenilgiyle çıkan Osmanlı Devleti, imzaladığı Mondros Ateşkes Antlaşması gereğince ordularını terhis etmişti. Devam

İstiklal Mahkemeleri

İstiklal Mahkemeleri, Milli Mücadele döneminde TBMM’nin otoritesini sağlamak, yurtta artan iç tehditleri kontrol ederek bunların sorumlularını

Hıyanet-i Vataniye Kanunu

Hıyanet-i Vataniye Kanunu, 29 Nisan 1920 tarihinde TBMM tarafından çıkarılan 2 numaralı kanundur. Bu kanunun yapılış

Kılık Kıyafet Kanunu

Kılık Kıyafet Kanunu Öncesi Giyim ve Kuşam Cumhuriyetin ilk yıllarında yapılan belirli değişikliklerle birlikte 1925’den 1934